Sayfalar

29 Nisan 2017 Cumartesi

49.Hucurât Sûresi 1-5. Âyetler

Kovulmuş şeytanın şerrinden Rahmân Rahîm Allah'a sığınırım

1 Siz ey iman edenler! Asla Allah'ın ve Rasûlü'nün önüne geçmeyin1 ve sorumlu davranın: çünkü Allah her şeyi işitir, her şeyi bilir!

2 Siz ey iman edenler! Sesleriniz Nebi'nin sesinden daha yüksek çıkmasın! Birbirinizle bağıra çağıra konuştuğunuz gibi, onunla da (kavga eder gibi) bağıra çağıra konuşmayın ki, siz fakında olmadan iyilikleriniz boşa gitmesin!2


3 Hani şu Allah Rusulü'nün yanında seslerini kısanlar var ya; İşte onlar, Allah'ın gönüllerini sorumluluk sınavından geçirdiği kimselerdir:3 onlar için sınırsız bir bağış ve büyük bir ödül vardır. 

4 Ne var ki sana hanelerin berisinden4 seslenenler de var; onların çoğu, akıllarını kullanmıyorlar.5 

5 Ama eğer sen kendilerine çıkıp gelinceye kadar sabretselerdi, elbet bu kendileri için daha hayırlı olurdu:6 ne ki Allah tarifsiz bağışlayandır, eşsiz merhamet kaynağıdır.


Dipnotlar:
1 Veya ikinci bir tümleç takdiriyle: "Allah'ın ve Elçi'sinin görüşlerinin önüne (kendi görüşlerinizi) geçirmeyin" (Krş:33:36). Yani, konumunuzu bilin. Elçi ile birlikte Allah'ın zikredilmesini Elçi'ye itaatin Allah'a itaat olduğunu söyleyen âyetin ışığında anlamak gerekir. Fakat Allah ile Elçi'nin vav ile bağlanmasındaki incelik de unutulmamalıdır: İki isim vav ile bağlanırsa bu ikisi arasındaki mahiyet ve cevher farkına, fâ ile bağlanırsa cevher birliğine rağmen nitelik ve araz farkına delâlet eder. En sahin rivayete göre, Ebu Bekir ile Ömer Hz Rasûl'ün önünde tartışmışlar ve seslerini yükseltmişler, âyet bunun üzerine nazil olmuştur. 

2 Ağır işittiği için yüksek sesle konuşan Sabit İbn Kays bu âyetle kendisi kast edildiği kanaatiyle "ben cehennemliğim" diye kensini evine hapsetmiş, fakat durumu öğrenen Hz. Peygamber, "Hayır, o cenetliktir" diyerek Sabit'in âyete getirdiği lafzî yorumu reddetmiştir (Buhârî ve Müslim). Bu âyet, 1.âyetin devamı mahiyetindedir.

3 Veya: "takva ile donatarak sınava çektiği kimselerdir". Takvâ ile donatarak sınamak, "sınavı geçecek donanıma kavuşturmak" demektir; tıpkı aklı bilgiyle donatıp sınava sokmak gibi. Zımnen: Allah size olan lufunu, imtihandan muaf tutmak yerine, imtihanı verebilecek bir donanıma kavuşturarak gösterdi. 'kalpleri takva sınavından geçirmek', gönülleri dayanıklık testine tabi tutmaktır!

4 Min sanıldığı gibi zait değildir. Verâ zarfına "her yönün ötesinde" anlamını katar (Krş. 59:14).

5 Saygı, edemp ve terbiyeye dair bu âyet, 'bedevî âklı 'medeni' olmaya davet etmektedir. Nezaket ve görgü temelinde, aklını kullanmama ilettinin yattığını söylüyor.

Zımnen: Ey ümmet-i Muhammed! Önderlerinize (imam) gösterdiğiniz saygı, aslında kendinize gösterdiğiniz saygıdır! Hayatlarını size vakfeden ulema ve ümera gibi önderlerin zaman yönetimini ifsat etmeyin!




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder