Sayfalar

25 Nisan 2017 Salı

36.Yâsîn Sûresi 47-51. Âyetler

Kovulmuş şeytanın şerrinden Rahmân Rahîm Allah'a sığınırım

47 Kendilerine "Allah'ın size verdiği servetten (Allah yoluna) cömertçe sarf edin"
35 denildiğinde, inkârda ısrar edenler imanda sebat gösterenlere dediler ki: "Ne yani, Allah'ın isterse pekâlâ doyuracağı kimseyi biz mi doyuracakmışız? Şimdi siz açık bir şaşkınlık içinde değil de nesiniz!"
48 Bir de derler ki: "Eğer sözünüze sadıksanız söyleyin bakalım şu vaad ettiğinz (Son Saat) ne zaman gerçekleşecek?"
49 Onlar bunu tartışırken, kendilerini enseleyecek bir tek bela çığlığından başka bir şey beklemeyecek:
50 her şey o kadar ânî olacak ki;
36 ne vasiyet edebilecekler ne de yakınlarına dönebilecekler.
51 Derken sura üflenmiştir;
37 ve işte o zaman hemen mevzilerinden çıkıp Rablerine koşacaklar.


Dipnotlar:
35 Muhtemelen infakın nüzul sürecinde geçtiği ilk yer. Nefeka kökü "elden çıktı, bitti" mânasına gelir. Lafzen "açığı kapatmak, eksiği gediği gidermek" anlamına gelen infak, yarar veren bir şeyi ona muhtaç olanlarla karşılıksız paylaşmaktır. Geçişli olması, "öteki" olmaksızın bu ibadetin gerçekleşmeyeceği anlamına gelir. Farz olanına zekât, nafile olanına sadaka, Ramazan'a has olanına fıtr, sırf maldan yapılanına hayr denir. İnfak ile nifak aynı köktendir. İnfak iki dünyalılığı, nifak iki yüzlülüğü ifade ettiği için kökleri aynıdır. Bununla beraber tek dünyası olanın iki yüzü olur. İşte bu yüzden bu ikisi kavramsal bir zıtlık içerirler ve Kur'an'da infak nifakın panzehiri olarak sunulur. Münafıkun sûresi bunun en çarpıcı örneğidir (Bkz: Sûrenin girişi ve 9-11, ilgili notlar; infakla korunmak için bkz: 6:16-17, not 20-21). Kur'an'da sadece üç şey "Allah yoluna" (fî-sebilillah) isnat edilir: Cihad, infak, hicret.
36 Takibiyye fâsının açılımı.
37 Veya Katâde'nin sûru suver okuyuşuna dayanarak: "..suretlere (ruh) üflenmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder